28 Haziran 2010 Pazartesi

gülmekten öldüm

kısa bi aradan sonra tekrar karşınızdayım.
biraz kaçmıştım buralardan. evli bi dostumla, beni en çok güldürmeyi başaranıyla, kaçtık istanbul'dan uzaklara. eşinin ailevi sebeplerden uzaklaşmasını fırsat bilip, benle bekar takılmak istemiş. ee teklifini reddemedim tabii. gittik uzaklara, gezdik dolandık ayaklarımıza karasular inene kadar, şarkılar türküler söyledik doğanın göbeğinde, yağmura yakalandık ıslandık. hapşurduk hasta olur gibi olduk, ama toparlandık.

teknolojiden de epey bi uzaktık. internete cepten bile girmemeye çalıştım. bi iki facebook baktım o kadar.

bu arada ilginç bişey oldu cumartesi günü. arkadaşımla aynı odada kalıyorduk. ben gece rüyada konuşmuşum. sabah kalktım bana garip bakıyordu. merak ettim, sordum ne oldu. söylemedi. kıllandım. merakım tuttumu tutar benim. inat ettim ağzından biraz laf aldım. rüyada garip şeyler söylemişim, ama ne söylediğimi ölse söylemezmiş. iyice içime kurt düştü. hani rüya gördüğümü bile hatırlamıyordum. kaldıki ne gördüğümü hatırlamam imkansızdı. öyle garip geçti yarım gün, sonra yine doğallaştık :) zaten adam geyiğin önde gideni. yanında resmi ve mesafeli takılmak imkansız.

ama şimdi şimdi aklıma kötü kötü şeyler geliyor. mesela rüyada ahmet'i görmüş ve arkadaşıma saçma gelecek şeyler konuşmuş olabileceğim fikri geçti de aklımdan bi garip oldum.

3 yorum:

  1. sen bir dönemdir boşlukta gibisin. dikkat et hiselerin bu arkadaşına doğru gitmesin. sonra üzülüyorsun.

    YanıtlaSil
  2. ayh cok tehlike gece konusmak. bn gunduz yaptiklarimi gece anlatiyorum abim herseyimi biliyo :) ama olsun yaa seni uzun zaman sonra boyle mutlu gormek, boyle mutlu bi blog yazdigini gormek gercekten guzel :D

    YanıtlaSil
  3. çilek, belki biraz boşluktayım. ama bu kişi arkadaşım aha doğrusu dostum :) olmaz olmaz.

    ozge, hahaha. iyiki yalnız yaşıyorum dedim ben. mutlu olmaya çalışıyorum. umarım sende öylesindir.

    YanıtlaSil