ahmet istanbul'da. 23 nisan'la üç gün olan tatili değerlendirmek ve ankara'dan uzaklaşmak istemiş. geleceğinden haberim yoktu, zaten o da dayısına geçmiş. sabah erken aradı. benim de bi planım yoktu. buluştuk, biraz geç bi kahvaltı yaptık, sonra cuma namazına gideceğini söyledi. tam ben "kapıda beklerim" diyecekken "sen de gelsene" dedi. şaşırdım tabi. "bilmemki kem küm" derken arada derede ikna etti, abdest aldırdı. camiden içeri girdik sonra, ben istiyorum ki kapı yanı oturayım, namaz bitince hemen kaçayım ama nafile. adam ilerleye ilerleye, insanlardan müsade isteye isteye ikinci sıraya kadar götürdü beni. neyse ezan okundu, hoca yüksek yere çıktı hutbe okuyor. bi ara adamla gözgöze geldik, sanki içimi gördü gibi hissettim. yüzümü döndüm halıya.
bi de namazda bi ara gözlerim doldu. hani bayram namazlarını kılmak bizim ailede bi ritüeldir ve zorunluluktur ama cuma kılmayalı epey olduğunu farkettim. güzel bi andı. tüm sesleri duymamak, gözlerimin önümde olanı bile görmemek, hatta yanımdaki ahmet'i bile unutmak güzeldi. uzun zamandır tanrı'ya bu kadar yakın olduğumu hissetmemiştim.
cuma namazından sonra da gezdik biraz. ihtiyacı varmış gibi alışveriş yaptı o. ben ilk mağazanın kapısında "bugün bişi almıyacağım" diye yemin edince günü kurtardım. akşam yemeğini birlikte yemeği planlarken yengesi aradı yemeğe evde beklediğini, onun için hazırlık yaptığını falan söyledi. ben de ısrarcı olmadım, onu bıraktım eve sonra evime döndüm. "marry and max" diye bi animasyon film izledim. şuanda da etkisindeyim. kendime gelince uyurum sanırım.
bi de namazda bi ara gözlerim doldu. hani bayram namazlarını kılmak bizim ailede bi ritüeldir ve zorunluluktur ama cuma kılmayalı epey olduğunu farkettim. güzel bi andı. tüm sesleri duymamak, gözlerimin önümde olanı bile görmemek, hatta yanımdaki ahmet'i bile unutmak güzeldi. uzun zamandır tanrı'ya bu kadar yakın olduğumu hissetmemiştim.
cuma namazından sonra da gezdik biraz. ihtiyacı varmış gibi alışveriş yaptı o. ben ilk mağazanın kapısında "bugün bişi almıyacağım" diye yemin edince günü kurtardım. akşam yemeğini birlikte yemeği planlarken yengesi aradı yemeğe evde beklediğini, onun için hazırlık yaptığını falan söyledi. ben de ısrarcı olmadım, onu bıraktım eve sonra evime döndüm. "marry and max" diye bi animasyon film izledim. şuanda da etkisindeyim. kendime gelince uyurum sanırım.
Namaz kısmını okurken daha ilkokul/ortaokula gittiğim zamanlarda yazları anneannemlerde toplanırdık tüm kuzenler. Kuzenler ve arkadaşlar köyün camiisine giderdik arada bir. Değişik bir duygudur namaz kılmak. En son o zamanlar kılmışımdır herhalde, yani yaklaşık olarak 10 sene önce bir şey... Tabii, o zamanlar ne kadar biliniyorsa, o kadar kılıyorduk ama camii içinde olmak değişik ve farklı bir duygudur, o an namaz kılmak da bence.
YanıtlaSilerkek olsaydım şayet hiçbir cuma namazını kaçırmazdım sanırım.
YanıtlaSilsokaklara kadar taşan namaz kılan insanları görünce çok duygulanıyorum.
çok kuvvetli manevi bir haz.