2 Kasım 2010 Salı

dokun bana


söze neresinden girsem bilmiyorum.

geçen haftadan başlayayım. geçen hafta içinde aramıştı "akşam vaktin var mı" diye. ben spora geçecek miyim diye soruyor sandım. "yok yok biraz oturup konuşalım diyorum" dedi. "hayırdır, bi sorun mu var" dedim , o da "yok, ama gelince anlatırım" dedi. kafam karışık olunca böyle bi laf aklımda 100 ayrı soruya dönüştü. akşamı zor ettim. buluştuk havadan sudan işten güçten konuştuk. bekliyorum farklı bişeyden bahsetmesini ama olmadı. ben de yan masadaki tatlı çocuğa baktım şakalaştım biraz. o sırada bana baktığını bildiğimden öyle kaldım biraz. o kadar farklı bakıyorduki utandım. en son eve dönerken arabada ilginç oldu. başını bana dönüp baktı yine ben arabayı sürerken. bişey diyecekte susturmayayım diye bakmadım ben. ama dayanamayıp bi ara aynadan baktığımda yine aynı o garip şekilde baktığını farkettim. bi acaip oldum orada. neyseki daha ileri gitmedi de ben de arabayı kaldırımın tekine çıkarmadım heyecandan. 

sonrada ahmet gelince görüşmedik pazara kadar. pazar akşam birlikteydik. önce spor sonra bi yerde çay içtik, kaybettiğimiz enerjiyi tatlıyla aldık. o yine bişeylerden bahsediyordu ben de dinliyorum. bi yandan da gözlerine çok bakmayayım diye masadaki peçeteyle fincan tabağıyla falan oynuyorum. bi ara gözlerim tam elimin dibine kadar gelmiş eline takıldı. biraz istemdışı biraz isteyerek ama tepkisinin ne olacağını da çok hesap etmeden parmaklarına dokundum. elini çekmedi. yine biraz istemdışı biraz isteyerek iki parmağını tuttum ucundan. 1-1,5 dakika oynadım parmaklarıyla :) oynamak derken dokundum yani. sonra içimde "ne yapıyorum ben ya" deyip bıraktım. yaklaşık bi 3 dakika başımı kaldırıp bakmadım. güleceksiniz ama ben hiç bu denli çekinik değilimdir aslında. yani ilk defa gerçek hayattan hemcinsim biriyle yakınlaşıyor olmanın verdiği bişeydir diyorum belki. sonra hiç bişey olmamış gibi davrandım, o da hiç farklı bi tepki vermedi. yani ne rahatsız olduğunu ne de hoşuna gittiğini anladım.

dünden sözleşmiştik bugünde görüştük. eve geldi sırf o seviyor diye pizza söyledik yedik afiyetle. ama çok duramadı onun da annesi rahatsızmış dünden. o giderken yine beklenmeyen bişey yaptım. tam çıkarken "sana sarılabilir miyim" dedim. "tabii ki" deyip hiç duraksamadan sarıldı sıkıca. o bırakmasaydı ben de bırakacak gücü bulamazdım kendimde. hani böyle "tamam ulan böyle ölsem de gam yemem" diyeceğiniz, içinizin bomboş olduğu anlar vardır ya, işte aynen öyle oldum. o çıktıktan sonra çok mu ileri gittim diye düşünürken çok geçmeden telefonum çaldı. o idi, açtım, "yanında söylemeyemedim, sen çok değerli birisin" dedi. ben ne diyeceğimi bilemedim, iyice şapşallaştım. ben "sen de" diyemeden "iyi akşamlar" deyip kapadı. 

şimdi yüzümde kocaman bi gülümseme var, aklımda da onun yüzü. hani ortada edilmiş tek net ve anlamlı bi kelime olmasa bile o kadar sevinçliyim ki anlatamam. belki de ben bunu istiyordum hep. yani herşeyin neredeyse net olduğu ama ifade edilemediği bi durumu. ama bu heyecana ne kadar dayanabilirim, bunu da bilmiyorum.

foto=flickr, lis_beth

11 yorum:

  1. bim bam bom! çok şükür dostlarrr:))

    YanıtlaSil
  2. ben çekirdekleri hazırlayayım yine heyecanlı bir yazı dizisi başlıyu:D

    YanıtlaSil
  3. Aman Tanrimmmm mideme kramplar girdi,cok heycanli haaa. hadi bakalim hayirlisi (:

    YanıtlaSil
  4. kısa zaman önce keşfettim yazılarınızı,diliniz sade ve akıcı hani ağdalı cümleler kuracağım diye saçmalamıyorsunuz hoşuma gitti :)

    son gelişmeler de çok heyecanlı.neler olacak çok merak ediyorum.birde yazınızı okurken aklıma bir şarkı geldi söylemeden edemeyeceğim,belki ilgisi yok yazılanlarla belki de sadece hatırlayasım varmış şarkıyı ama olsun yinede size gelsin içimden geldi :)
    cher - shoop shoop song
    http://www.youtube.com/watch?v=VwGGZTZ-3pM&feature=related

    YanıtlaSil
  5. Amman ha burdaki milletin gazına gelip de sonra seni zor duruma düşürecek bir hareket yapma :)
    Şaka bir yana, sanırım ikinizi de çok güzel günler bekliyor..
    Eğer hislerim ve tecrübelerim beni yanıltmıyorsa O da senin gibi sana açılmaktan korkuyor.. Sonuçta yanılma durumunda çok değerli bir dostu kaybetme riski de var. Bu yüzden yavaş ama emin adımlarla ilerlemekte fayda var diye düşünüyorum. Minik dokunuşlarda olduğu gibi, her türlü yorumlanabilecek türden, sohbet aralarına sıkıştırılmış birkaç masum soru sana yardımcı olabilir. Hiç ummadığın bir tepki alırsan (ki hiç sanmıyorum) bu durumda başka bir şeyi kastettiğini söylerek konuyu çevirme şansın olur..
    Umarım herşey tahmin ettiğinden daha güzel olur, ama yine de fazla duygusallığa kapılmadan her sözünü, her hareketini çok dikkatli yorumlamalısın ;)
    Güzel haberlerini bekliyoruz..
    Sevgilerimle..
    Cem

    YanıtlaSil
  6. ulen yabanci memlekette olsak senin dizini cekmislerdi, okurken hem heyecanlandim hem de sevindim isallah hersey cok cok coook guzel olur

    YanıtlaSil
  7. okuyunca daha bir heyecanlandım ya :)) umarım herşey iyi olur dileklerimi en başından zaten söylemiştim. sana değer vermesi ve sarılması bunlar atlanıcak şeyler değil. OLUCAK OLUCAK ben biliyorum :))

    YanıtlaSil
  8. çok sevindim olanlara...Herşey güzel olsun Hayırlısı olsun...
    Nice mutlu dokunuşlara;)

    YanıtlaSil
  9. neyfa, alemsin :) çekirdek lafı bana coach'u hatırlatıyor aslında :)

    özge, seni kamikazeye bindirmek lazım. bak o zaman gör heyecanı :)

    sisi, teşekkürler. ayrıca şarkı harika. üniversiteyi hatırlattı. bu şarkının bi de dansı vardı onu yapardık falan :) şimdiki apaçi dansı gibi bişeyler :)

    cem, hiçbişeyi bi eksik bi fazla algılamamaya çalışıyorum. duygusallığıma yenilecek bi ortamda oluşmuyor zaten. yine de dikkat ederim.

    YanıtlaSil
  10. gizliirmak, hahaha :) dizi mi. ikinci gün yayından kaldırılır benim hayatımın ufak bi kesiti bile diziye eklense :)

    serhat, teşekkürler. umarım sen daha mutlu olursun yakın zamanda.

    insan, teşekkürler :) nicelerine diyeyim :)

    YanıtlaSil
  11. coach u hatırlatıyosa bi bak bakalım, nerelerde. hiç uğramıyo :D
    gelelim yazıya...


    ayy.... bende çekirdeklerimi hazırlasam iyi olacak :D

    YanıtlaSil