16 Eylül 2012 Pazar

itiraf sonrası 2

dün hayatımdaki en ilginç dialoglardan birini yaşadım. şu itirafta bulunduğum dostum geldi. kaçtır "çağırmıyorsun" diye laf sokuyordu. akşam davet ettim ama yemek yapmaya fırsat olmadı. bi de çoktandır canım pizza çekiyordu, o da yemek isteyince iki kişi iki orta pizza yanına da sufleleri löp diye götürdük.

benim özel durumlar çok konuşulmasın diye onunla çok yalnız kalmamaya çalışıyordum aslında. o da bunun farkındaydı ve üstelemiyordu ama artık konuşması gerektiğini düşünmüş. bi yığın şey sordu, kimisine cevap verdim kimisini geçiştirdim. gelecekle ilgili de sorular sordu. cevabı en zor sorular. bilirsiniz işte. "peki ne olacak bundan sonra" gibi. muhtemelen kendi kendine kalınca cevap veremediği herşeyi sordu. cinsel hayatını bilmem ama onunda başka bir karmaşası var içinde. odaklanamıyor önemli konulara. önemli kararlar alamıyor. ben öyle değilim. bunun farkında. o yüzden neden belirsiz bi süreç geçirdiğimi sordu. net olabilecekken olmamın nedenlerini falan. malum yaşlarımız yolun yarısına yakın. yaşıtlarımızın 8-9 yaşlarında çocukları var. ailelerimizin beklentisi, çevrenin hayatımızda görmek istediği ve gerçekten bizim istediklerimiz. o anlattı ben dinledim. ben anlatırken de o. aslında benzer problemi farklı sebeplerle yaşayan iki kişi olduğumuzu farkettim. benim itirafım sonrası sıcaklığının ilgisinin biraz bundan olduğunu anladım. 

onunla bu kadar derinlere girmek iyi mi oldu kötü mü bilmiyorum. ama o gittikten sonra epey düşündüm. kafam dağılsın diye nete girdim. facebook'ta şu malum kızın online olduğunu gördüm. saat geçti ama şansımı denedim, selam verdim. cevap verdi. konuştuk biraz. sonra da müsaade isteyip çıktı. 

kafam karışık diyemiyorum. ama boş gibi. böyle vakumla geçmişi çekip çıkardılar sanki. ne böyle geçmişe bi takıntım kaldı ne de şimdi için endişem. ama gelecek biraz soru işareti. cevap bulamıyorum. bulmak için de harıl harıl bi çaba içinde de değilim. ama sanki suyun akışı beni cevaba yaklaştırıyor gibi. evre evre yaşadığım şeyler. duygularımda hislerimde sürekli bi değişim. bi yere doğru ilerliyorum ama neresi ben de bilmiyorum. hayatımda olan herşey bi başka şeyi tetikliyor sonuçta. ahmet, yakışıklı ile yaşadığım eşcinsel yaşam denemelerim sonrası erkekle ilişkinin bile cazibesi azaldı gözümde. cinsellik desen mastürbasyon düzeyinde artık. klasik bekar türk modunda yaşamaya başladım.şikayetçi miyim? ııı ııh. hayır. 

8 yorum:

  1. belki eşcinsel birliktelikler gerçekten o kadar sevimli ve cazip değildir... bu ihtimali düşünmek lazım.

    YanıtlaSil
  2. bu ,ilişkiyi yaşadığın kişiye ve sıklığına bağlı Adsız.

    canımbuseferdüğüngörüyorumben.
    aydavetiyeyollamazsançokbozulurum.


    :(
    üzüldüm lan.

    YanıtlaSil
  3. KENDİNİ İÇİNDEKİLERİ İNSANLARA ANLATMAK ZORDUR AGA

    YanıtlaSil
  4. ay canım ya... en çok korktuğum.. yani ileride yaşamak zorunda olduğum dönemlerden birindesin sanırım...
    yaşadığın hayatı tabi bilemem. ama evlilik.. hayır.

    YanıtlaSil
  5. Sen de diğerleri gibi alıcağını aldıktan sonra evlenip çoluk çocuğa karışacaksın ve götlü göbekli bir baba olacaksın...

    Televizyonda, sokakta orada burda gördüğün yakışıklılara iç geçirerek yaşamaya devam edeceksin...

    Arada bir gizli ve güvenilir bulduğun kişilerle kaçamaklar yapıcaksın...

    Adı,eşcinsel yaşam deneyimi olmuş işin bitince baksana...

    YanıtlaSil
  6. adsız, bişey var anlamadım. aslında düşünüldüğü kadar kolay değil iki erkeğin birlikte olması. çevresel şartları, ülke, din falanı geçtim. ruh olarak da başka zorlukları var. kadınla olmak da zor. bilemiyorum. benden kaynaklanıyordur belki de. elimden geleni yaptığımı sanıyorum ama hata belki de bende.

    xcoach, kına gecesi yaparsak avucuma altını sen koy. 8 ayar da olsa

    herkesgibibiri, evet çok zor. en kötüsü de yanlış anlaşılmak. anlattığına pişman olacak durumlara düşmek.

    YanıtlaSil
  7. adsız, hiçbir şeyi planlamıyorum. evlilik konusunda yakışıklı hayatımda varken ne düşünüyorsam şimdi yalnızkende fikrim aynı. sadece yalnız ölmek korkutuyor bazen. evliliği aklıma getiren bu sanırım.

    ganimedeski, kimseyi hayatlarından dolayı yermek istemem. ama evli ve bu hisleri taşıyor olmak zor. kaderci bakmak lazım bazen. ben de biraz öyleyim. yarın ne olur bilemiyorum. ondan sonraki günü de.

    YanıtlaSil
  8. kanımca, bu evre yaşın getirdiği bir durum. yaş ile birlikte libido düşer; eskisi gibi seks pompalamaz beyin aşağıya, bu da ilişkileri daha mantıklı seksi daha kontrollü yaşamanı sağlar ve bu devrede muhtemelen, biseksüel yönün, seks için gay kimlik ile beraber olmak yerine yaşamak ve yalnız kalmamak için hetero kimlik ile bir kadını daha sağlam müttefik görür. ayrıca olgun iki erkeğin beraberliğini daha zorlayıcı bulabilir, kariyerin de getirdiği şeyleri yıkmaktan korkabilir kişi. şu ana kadar yalnız kalınıyor ise her iki tarafın da senin beynini ve bedenini tam anlamıyla sahiplenemediği de düşünülebilir ama altında yatan daha çok toplumdur bu kararı yalnız kalarak vermene sebep olan. iyi kötü biri ile hayat birleştirilebilirdi çünkü.

    YanıtlaSil