19 Haziran 2010 Cumartesi

umut etmek

yoğun bi haftaydı. bizim bi yaşlıca müdürlerden biri emekli oldu, daha doğrusu edildi. onun ayrılışı sonrası işler ben ve iki arkadaşa kaldı. epey bi bocaladık. hani adam son dönemlerinde yatıyor gibi görünsede aslında önemli şeyler yapıyormuş meğerse. demekki önyargılı olmamak ve görüntüye aldanmamak lazım.

bu yüzden son üç gün hayattam koptum diyebilirim. saat 2 akşam 10lara kadar çalışınca rahatsızlığımı bile unuttum. bugün tekrar yokladım kasığımı ama şişlik inmişti. ilaçlardan mı yoksa başka bişey mi anlamadım. neyse, benim için önemli olan pozitif sonuç :)

nerdeyse bi haftadır da spora gidemedim. belki birazdan bizim arkadaşı ararım, o da gelecekse salona geçerim. ordanda biraz gezeyim diyorum, belki o da katılır bana. gerçi onun şuanda herhangi bir yerlerde fotoğraf çekiyor olma ihtimali daha yüksek.

ben de mi kendime böyle bi hobi edinsem diyorum. aklıma gelen ilk şey müzik bu anlamda. hani benim arkadaşların içinde de müzik yeteneği olan yok, olsa arada toplanıp çalıp söylerdik. vakit güzel ve faydalı geçerdi.

ama ne komik değil mi? insanın hayatında boşlukları doldurmak için hep bişeylerle uğraşma çabası komik geliyor bana. ne biliim, bana kalsa bi sevdiğim olsun hayatımda bi eşim, başka bişi istemem. geçsin karşımda otursun, tv seyretsin, cips yesin, uyusun oturduğu yerde, hatta yerini yadırgayıp horlasın. bunlar bana hertürlü hobiden ve zevkten daha hoş gelirdi. hoş gelirdi de yapacak bişi yok şimdilik. daha doğrusu böyle bi kimse yok hayatımda. mühendis kızla da ahmetle de eskisi kadar sık aramıyoruz birbirimizi. sanırım unutuluyorum. bunu düşünmek bile acı veriyor ama bu gerçek. geçen akşam eve gelirken arabada radyoda sezen aksu'nun beni unutma şarkısı çaldı, gözyaşlarımı tutamadım. ama doğruyu söylemek gerekirse, benim hala umudum var. güzel şeyler olacağına, mutlu ve huzurlu olacağıma inanıyorum. tabii zaman ne gösterir bilemiyorum. benim elimden gelen bu şimdilik. umut etmek.

herkese iyi haftasonları şimdiden

foto=flickr, ben heine

3 yorum:

  1. evet umut et, bekle. Bir yerlerde bekleyen birileri var mutlaka. Beni bekliyor. Sende böyle düşün. Karşılaştığınızda evet işte bu diyeceksin ve onu çokk seveceksin. Onunla yapacaklarını düşün. Gerçekten mutlu oluyor insan, yanında o an neden olmadığını sorgulayana kadar.

    YanıtlaSil
  2. Nietzsche'nin bir kitabında okumuştum; umut tüm kötülüklerin anasıdır diye yazmıştı. Ama insan umut etmeden de yapamıyor bir türlü.

    YanıtlaSil
  3. çilek, umut etmek güzel de ben bu beklemek işini pek yapamıyorum. yok hani sabırlıyım ama bekleyince ne değişir diye şüphem var. yakındığıma bakma aslında bi nevi bu bile beklemek :)

    okan yüksel, umut etmeden yaşayabilir mi insan? hayaller kurmadan insan kalabilir mi?

    YanıtlaSil