25 Aralık 2011 Pazar

gecenin ardından

gece saat 3 gibi uyuyabildim. düşündüm uzun uzun. onun anlattığı şeyleri de düşündüm. benim farkında olmadan yapmış olduğum hatalar olup olmadığını düşündüm. onun şartlarını düşündüm, empatik olmak için sınırlarımı zorladım saatlerce. tepkisi çocukça da olsa adil olmak istedim. belki dediği gibi "hayatında ilk defa bi erkeği böylesine sevdiği" ve "ilk defa eşcinsel bir hayatı kabullenmeye bu kadar yaklaştığı" için bi kaçış sendromu yaşamıştı. anlamak istedim onu bu kadar acımasız olmaya iten sebepleri. çünkü ilk defa dün gece bana çok açık ve net oldu hisleri konusunda. sevgisini bile böylesine içten haykırdığını hatırlamıyorum hiç.

düşündüm işte, onu aklamak ya da kendimi haklı çıkarmak gibi bi çaba içerisine girmeden.

sabah uyandığımda telefonum uzun 3 mesajını gördüm. mesajların saatlerine bakınca anladım ki o da uyumamış, anlattığım şeyleri düşünmüş. kovar gibi git dememden çok geçmişimde yaşadıklarıma takılmış kafası sanırım. ben onun benden tiksineceğini düşünürken "senin için niye bu kadar değerli olduğumu yeni anladım" yazmış mesajının bi yerinde.

neyse, konuş düşün hep aynı şey. olmuş, bitmiş. çok kırdık birbirimizi zaten, düzelecek gibi değil. zorlamaya gerek yok o yüzden. o da yorulmasın daha fazla ben de.

bugün iki dostumla geçirdim günü. alışveriş vakitleri gelmiş sanırım ikisinin de. onlar aldı, ben izledim, bekledim, uydu-uymadı dedim. bi de salak tezgahtarın patavatsızlığı günümüzü şenlendirdi. beni arkadaşımın eşi sandı, ona kıyafeti aldırmak için "eşiniz de beğendi" gibi bişeyler dedi :) güldük biz, arkadaşım düzeltince kız bozuldu.

öyle işte, macera dolu bi haftasonunu da yedim. hala kafam karışık olsa da, yeni ve yoğun bi hafta içinde kendime geleceğimi düşünüyorum.

foto = nicolemlavoi.com

12 yorum:

  1. "sevgisini bile böylesine içten haykırdığını hatırlamıyorum hiç" ve sen gurur yaptın!!! cık cık cık! bence geçmişini bilmesi iyi olmuş seven kişi seni öyle de sevebilmeli, keşke sakince oturup sizi neler beklediğini az çok konuşabilseydiniz... sana metres hayatı yaşatmayımı uygun gördü? anlamadım ki niye bu kadar hırpaladın oğlanı?

    YanıtlaSil
  2. bana da takım elbise ile ayakkabı bakmaya çıkalım mı :(((


    kolay beğenmiyorum yalnız, biliyosun...

    YanıtlaSil
  3. oy oy oy . bir kaç gün blogdan uzak durdum neler olmuş ya :( sen NASILSIN PEKİ?

    YanıtlaSil
  4. Anlayamıyorum şuan ki bu denli vazgeçişini.Hatası var,net bir şekilde ortada ama hiç telafisi olmayacak gibi de değil.Bu kadar zor yakalanacak bir şey bulduğunu,huzurunu paylaştın onca zaman şimdi de geçmişte kaldı artık geri dönülemez gibi bir şey yaratıyorsun yavaş yavaş.
    Yorul bence,başka ne zaman neye yorulabilir ki bir insan.

    Cansu.

    YanıtlaSil
  5. karakedi, yapamadım, öyle oturup sakin sakin konuşamadım. ancak bağıra bağıra kirli geçmişimi anlatabildim. hırpaladım belki, ama onun beni ne kadar üzdüğünü tahmin bile edemezsiniz. hayatınızı şekillendirmek istediğiniz eksen bigün geliyor yokoluyor. umarım bu hissi tatmazsınız hiçbiriniz.

    x-coach, seni de eşim yaparlarsa bu defa kavga ederim tezgahtarlarla söyliim. deli adam, iyi ki varsın.

    serhat, iyiyim serhat. teşekkürler. sen de iyi ol da.

    cansu, önümdeki diğer yol buydu. oturup onu dinlemek, ağlarken ona sarılmak. ama hani biliyorum sarılsam bile bi yıl sonra yine aynı şeyi yaşayabilirim. bigün pat diye yalnız bırakılabilirim. yorulmaktan korktuğumdan değil, hayatıma artık net bi yön vermek istediğimden bu kadar sertleşebiliyorum.

    YanıtlaSil
  6. Ya daha ne yapsın adam. Gelmiş ayağına kapanmış ve senin şuan yaptığın onu yüz üstü bırakmak bence. Bu sen misin, yakışıyo mu sana bi düşün. Yeni maceralar arıyorsan hiç durma, sil onu telefon rehberinden, sms ve aramalara engelle, blokla telefonunda, sonra git muhtelif sitelerde üyelik profilleri aç, deli danalar gibi saldır yine oraya buraya. Bu mu istediğin. Zamanında senin yaptıklarını yaptım ve şuan çok pişmanım bunu bil.

    YanıtlaSil
  7. Birgün bitecek diye hiç yaşamamak:)


    Ben bunu nerden hatırlıyorum yahu:P

    YanıtlaSil
  8. sevdiklerin'den asla ümidini kesme ..
    gercekten seven asla vazgecmez..

    YanıtlaSil
  9. bir çoğunuzun izlemeyeceği üzere 13 Ocak'ta vizyona girecek olan Zenne filminden hot bir sahne paylaşmak istiyorum...

    Can ve teyzesi evlerinin renkli detaylarla süslü odasında teyzesinin tokmakçısı hakkında konuşurlar.
    Can der ki; bu adamla hala niye görüşüyosun.
    Teyzesi de der ki: İyi tokmaklıyor...
    konudan konuya zıplar sahne; Can der ki; 'eski amlar yarrak oldu'...

    bu ikisinin hesabı da bu çocuklar. İki erkek arasında yaşanan sevgi durumu bir kadın ve erkek arasında yaşabilenden genellikle çok farklı. İki tarafında kahrolası gururu yok mu...
    Ah çıkarıp atasım kalktı şimdi bak.

    Daha bizim Alican'a neden terk edip gittiğini bile anlatmadı bu oğlan. Hepimiz bir elimiz çenemizde, gözümüzde kalın çerçeveli gözlükler; Vogue dergisinin içerik editörü Mery Streep gibi kaldık bilgisayarların başında.

    İki erkeğin taraflarını oluşturduğu ilişkilerde maalesef bitti mi bitiyor kızlar. Affetmekmiş, bir kez daha olmasın diye Madonna üzerine yeminler ettirmekmiş. Bunlar boş işler. Erkeğin karakteri çoğunlukla bellidir. Çekip gitmeye meyilliyse elbet bir kez daha çekip gidecek.

    Bizim Alican'da Kobol Tanrısı değil sonuçta. Onunda bir kalbi ve ortalamanın üzerinde bir boya sahip olduğunu tahmin ettiğim bir pipisi var. Birinin doldurulması birinin kaldırılması gerekiyor. Kapiş?

    Çenemde darbeli matkap ile yapılan kanal tedavisinin ardından oturduğumu bilgisayarımın başında Battle Star Galactica izlemek yerine beyinlerinize gay-life detayı enjekte etmekle uğraşıyorum ben de burda. Neyse. Evrene pozitif mesajlarımı yolladım. Kadere inanırım olacak olacak.

    xoxo bebişler.

    YanıtlaSil
  10. s&h, böyle bi tavrın bana yakışmadığını biliyorum ama yanlış bi şey diretmemek de lazım. bahsettiğin gibi şeyler yapmak istemiyorum. bunun işe yaramadığını biliyorum ben de. biraz sukunete ihtiyacım var. sonra daha sağlıklı düşünürsem, sağlıklı adımlar atarım. belki.

    ganimedeski, nereden hatırlıyorsun?

    isvicre'den, vazgeçmek. ben gerçekten sevmedim mi onu? neden vazgeçtim. yoksa yanıldım mı? karışık kafam.

    x-coach, tam dayaklıksın. benzetme doğru olmasa da değindiğin konu çok doğru. bu heteroseksüel ilişkiler gibi değil. o yüzden farklı bazı şeyler, anlatması zor tabii. bu arada.. delisin, kesin anladım. editör benzetmenle bugün ilk defa gülümsettin. teşekkürler

    YanıtlaSil
  11. Canın yandı ve bir daha yansın istemiyorsun, klasik bir insan böyledir..

    Bu durumda o diil, senin daha önemli olduğunu anlamış ya da kabullenmiş bulunuyorsun; birbirinizi karşılıklı mutlu ederken sorun yoktu tabi ama her zaman kendiniz önemliydiniz:)

    Şu erkekler ve kadınlarla ilgili yorumlardan da gına geldi artık:)

    Ayh inanmıyorum nasıl da naziğim, kibarım, hehee:)

    İstediğim zaman olurum işte böyle:PP

    YanıtlaSil
  12. ganimedeski, teşekkür ederim ince düşüncen için. evet kabul ettim kendimin daha değerli olduğunu. adı bencillik bile olsa sorun değil, acıyı tek taraflı çektiysem böyle olmalı belki de. yada olmamalı. şimdilik böyle işte. neyse. bu arada nazik tavrın için ayrıca teşekkürler. böylesi daha güzel sanırım.

    YanıtlaSil