2 Temmuz 2010 Cuma

ofiste taciz

erkekleri bilmem ama bayanlara ucuz olmayı yakıştıramıyorum bi türlü. ne biliim, onların anne olma gibi kutsal bi yetenekleri olmasındanmı nedir, onları hep daha ulaşılmaz ve değerli görmeye çalışıyorum. bu yüzden bunun aksini düşündüren tiplerdende tiksiniyorum. böyle yılış yılış tiplerden özellikle. hani banada denk geliyor öyle tipler ama bu sefer olayın kahramanı başka.

geçenlerde yurtdışı gezisine gittiğim yeni mezun bi çocuk vardı. hafif dindar ama bu yönünü gizleyen bi tip diye yazmıştım hatta. işte bu çocuğa bizim kızlardan biri takmış durumda. çocuk zaten kadınlarla konuşurken bi utangaçlık içinde, ee bi de taciz edilince ne durumda olacağını siz düşünün. çocuk bi süredir çok yakınımda çalıştığı için bu durumu gördüm, dünde yemekte yalnızdık diye konuyu ben açtım. "senin xxxle bi muhabbetin mi var" diye sorunca, çocuk derdini döküldü bana. anlattıktan sonra "bilmiyorum ama belkide ben yanlış düşünüyorumdur, günahını almak istemem" diyecek kadarda iyi niyetli hala. kızı öncesinden de tanıdığım ve eskittiği adamların sayısını bildiğim için ona karşı biraz daha sert olmasını zamanla anlayıp gideceğini falan söyledim. hahaha. bi nevi güzin abilik yaptım :)

aslında insanların iş ortamında birbirinden hoşlanmalarına yada ne biliim tek taraflı bi şeyler hissetmelerine karşı değilim. ama bu hoşlantı artık karşı tarafı rahatsız edecek yada daha kaba bi ifadeyle tahrik edecek bir boyuta varırsa bunu pek anlayışla karşılayamam.

bu taciz olayı çok dile getirilmesede pek yaygın ofis ortamlarında. gerçi işyerinde taciz deyince daha çok erkeklerin kadınları tacizi gelir akla haklı olarak. ama kimse inkar etmesin bazen erkeklerinde kadınlar tarafından taciz edildiğini hepimiz çok iyi biliyoruz. ve bence her iki durumda yeterince çirkin. her iki durumda da olmak istemem.

foto= florida employment lawyer blog :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder