sanırım bunu sizle paylaşmalıyım.
yakışıklı aradı bugün. telefonda numarasını görünce kalbim duracak gibi oldu. zaten normalde bi gariptim o an. dua etmişim de anında kabul etmişim gibi garip bi durum oldu. aslında öncesini de anlatayım.
bugün öğleden sonra evdeydim. annemler gezmeye çıkmıştı diye sıkılırken facebook'a girdim. üniversite arkadaşlarımdan biri eski bi taş plak kaydı paylaşmış. onu dinliyordum. banu-ölsem de bir kalsam da bir. aslında çok iyi bildiğim bir şarkı ama yine de sözlerine dikkat kesildim istemeden. ben ve yakışıklı arasında geçen bir konuşma gibi hissettim. hani karşımdaymış gibi eşlik ettim yükses sesle. "ölsem de biiirrr kalsam da biiirrrrr".
şarkıyı ikinci kez dinlerken çaldı telefonum. "merhaba" derken şarkı çalıyordu arkada. sanırım duymadı çalan şarkıyı, duymasın da. bayramımı kutladı, ailemi sordu. en son beni sordu. sitem etmemek için zor tuttum kendimi, "iyiyim" dedim. o konuştu biraz, neden bahsetti dinlemedim. "seni özlüyorum" dedim. "anlamadım" dedi lafını bölmüştüm diye. "yok bişey" dedim. konuşmasına devam etti. kapatırken istanbul'a döndüğümde görüşmek istediğini söyledi. çok dolmuştum, boğazım düğümlendi "tamam" diyebildim. telefonu kapatırken tutamadım kendimi, ağladım. sonra kötü mü ettim diye sordum kendime. sitem de edebilirdim, hesap da sorabilirdim, hatta gurur da yapabilirdim. ama görüşelim teklifine "tamam" demekle yetindim. niye yaptım bunu bilmiyorum, o an bile onu mutlu etmek istedim sanırım. sanırım ben bu adamı hala, hiç azalmamış şekilde seviyorum. canımı yakmasına izin verecek kadar.
belki yine kızacaksınız bana istanbul'a gidince görüşeceğim için ama cidden elimde olmayan bi durum bu. kendi kendime yada halimi soranlara "iyiyim iyiyim" demekle iyi olunmuyor işte. bu derdin sebebi o ise, ilacı da o olur belki. gerçi hani ne konuşmak istediği ile ilgili de bi fikrim yok..
offff. kafam çok karışık. çok.
Uzun zamandır okuyorum seni.İlk defa bir şey yazmadan geçemedim.Birileri kızarsa kızsın.Tabi ki görüş.Niye yaptım bunu diye düşünmek için çok erken.Kendine dışarıdan bakabilsen,görüşmemen saçmalık olur dersin.
YanıtlaSilCansu.
hala ben 2009 kasim ayinda oldugum icin su anki bahsettiklerin hakkinda hic bir fikrim yok.
YanıtlaSilAma eger yanlis anlamadiysam , blog yazmanin amaci dusuncelerini paylasmak ise ve isteyen kisilerin okumasi icin burada paylasiyorsak sanirim olumsuz soylenen seyleri dert etmemek lazim.
bir de sakin unutma yanliz degiliz , hem de hicbirimiz! kaniti da bu nacizane mesajlar
İçinden ne geçiyorsa onu yap,kim ne derse desin,neticede sen çekiyorsun acıyı,kimse değil.
YanıtlaSileee bravo!!! gurur yapacak kadar mal değilsin, açık açık konuşmak en iyisi; aşkta gurur olmaz, bi bilsen ben şu kaprislilerden ne çekiyorum!...
YanıtlaSilve ne oldu bitti hala bilmiyoruz? salya sümük ağlama da, umarım açık ve samimi olarak hissettiklerini aktarabiliyorsundur yakışıklına!
hımmm. dönüş sinyalleri başlamış. ilk görüşmede değil, biraz daha sonra.. ardından okey demeler. sonra bir gün bir bakacaksın ki tam şu anda yaşananlar yüzünden en derinlerde bir minicik çatlak var. sonra gerisi çorap söküğü gibi gelecek... tabi benim senaryom bu:O) kafana göre takıl, akıl karıştıracak bir şey yok, her şeyin en doğrusunu güzelini zamanını KALP bilir. kalbine güven.. gerisini yaşa gitsin takma kafana, kalbin seni korur...
YanıtlaSilbir de kılavuz bir yazı, benim kulağıma canıma merhemdir hep, hç yanıltmaz. belki faydası dokunur:
YanıtlaSilkimin geldiği önemli değil, kimin gelmediği de...
unutma, yolcu değişir, yol değişir, ama menzil değişmez.
yolcuya bakıp, yolunu tanıma.
yola bak, yolcuyu tanı, yolcu hakkındaki kıymet hükmünü ona göre ver.
vahim olan, yolun yolcusuz olması değil;
asıl vahim olan yolcunun yolsuz olmasıdır;
yolsuz, hedefsiz, amaçsız, şaşkın, hercai ve seyyal.....
"en doğru yol: en dikensiz yoldur" diyenler seni aldatıyorlar.
onlar, karanlık evlerinde kaybettiklerini sokak lambasının altında arayan şaşkınlardır.
aldırma....
ayağına batan dikenler, aradığın gülün habercisidir.
dikenine katlanmaktan söz edenler, aşıkmış gibi davrananlardır.
gerçek aşık olanlarsa, dikenini de sever.
dostum, yollar yürümek içindir.
fakat, şu gerçeği de hiç unutma:
yürümekle varılmaz, lakin varanlar yürüyenlerdir.
yol boyunca; yola çıkıp da yürümeyenleri,
yola oturup, gelen-geçenin ayağına çelme takanları,
yoldan metafizik uyuşturucularla keyif çatanları,
tel örgülerle çevirdiği yolu kendisine zindan edip volta atanları,
maratona 100 metre koşucusu gibi hızlı gidip, 50. metrede yola yatanları,
yürüyüşün uzun ve yolun zahmetli olduğunu görünce, yolculuk üzerine zor atanları,
yürümeyi bırakıp, yol-yolcu ve menzil üzerine kalem oynatanları,
ayağına batan tek bir dikenin faturasını çıkarıp, ömür boyu tafra satanları,
beyaz atlı kurtarıcıyı gözlemek için ufka bakıp bakıp dağıtanları,
yanlış kılavuzlara kızıp yolu satanları göreceksin.
aldırma, yürü.
göğsüne yüreğinden başka muska takma.
"haritayı saklayabileceğin en güvenilir yerin yüreğindir."
halil cibran
Ali abicigim, uzun zamandir blogunu okuyorum. Yakisikli ile olanlar beni de cok uzmustu. Cansu'ya katiliyorum. Bence de gorusun.
YanıtlaSilSize imrenirdim. Yazdiklarindan senin de mutlu oldugunu hissediyordum.
Gurur falan yapmamalisin. Yeterince mutsuz oldun. Mutlu olmayi hak ediyorsun. Umarim en kisa zamanda tekrar mutlu gunlerine donersin :-)
Birini sevmek zor iş,gurur ise anlamsız ben de görüşmenden yanayım (=
YanıtlaSilalicim sen en basta asiksin .askta mantik diye birsek yok .. haklisin yakisiklinin yaptigi cok kotu birsey ama inan su an bile onu tamamen kaybetmekten cok daha iyidir...
YanıtlaSilbenim su anki erkek arkadasimda ayni yakisikli gibi yapmisti sonra bana geri dondu...ona hic bagirip cagirmamistim ben...
ahmeti dusun oda birakip gitti sonra senin ayaklarina kapanmadi mi?
sen yuregi tertemiz ve cok fedakar birisin boyle birini herkes ozler cunku bu dunyada senin gibiler gercekten cok az.. sanssizligin o ki iki sevgilinde sadece arada bir sacmalama donemine girmisler...
off ne cok yazdim ya canim alicim sana kiyamam cok uzulduk haline moral olsun biraz diye uzun uzun yazdim...
tabi ki gurur yapmamalısın.. Şimdi bişey sorucam sana;
YanıtlaSilZamanında haykırarak sevdiğini söyleyememiştin yakışıklıya ve sitem etmiştim sana bundan dolayı.Hatırladın mı?
"Pişman mısın ona seni seviyorum diye haykırmadığın için?"
her ne olursa olsun buluş seni seviyorummu diyeceksin nefret ediyorummu söyle öpmekmi istiyorsun öp ayrılıp eve geldiğin zaman bunu söyleseydim bu değişirmiydi keşke bunuda söyleseydim deme sonra keşke demek çok kötü birşey çünki içinden ne geliyorsa içinden ne geçiyorsa söle
YanıtlaSilay telefondaki sesi nasıldı?
YanıtlaSilözlemiş mi,
sıradan mı,
sessiz mi,
temkinli mi,
kararsız mı,
duygulu mu?
en önemli detayları verme, sonra de ki 'kızarsanız kızın'...
ne kızıcaz biz sana.
50 yaşında adamsın, ne haddimize?
bana bak, aşkta gurur olmaz safsatasına kanıp da yeni bir başlangıç için yelkenleri suya indirme, kafanda kalan 3 teli de ben yolarım. Arkadan koşsun biraz; erkekler kendilerini peşinden koşturan kızlar sever. Hem biz senden detay beklediğimiz halde sen 'happy end'e dair bir bilgi de vermedin? Niyeti varsa ilk geceden olsun bu 'happy end', sonra gör bak nasıl pervane oluyor Mercedes'inin egzosunda.
aa.
konuşturuyosun beni böyle...
xoxo
:P
bence koşsaydı bu kadar beklmezdi belirli oyunlarında şeyi var bence
YanıtlaSilki bence yakışıklıyla kaçan kovalanır arkadaş koşma olayını bence çoktan aştılar
ahahahahah x-coach yamansın! saygı ile eğilirim önünde ahahahah...
YanıtlaSil2010 haziran ayina geldim ve bu islerin sonu nereye gelecek tahmin bile edemiyorum. sabirsizlikla okumaya devam ediyorum.Tamamini okudugum zaman yapacagim yorumlar daha anlamli olacak sanirim.
YanıtlaSilSonunda okumayi bitirdim. Samimi paylasimin icin tesekkurler. Umarim hayatinda hersey istedigin gibi gelisir.
YanıtlaSilYa nie ayrıldınızı anlayamadım ki birleşememe nedeninizi anlayayım? O ne istio sen ne istiosun belli deil birde acaip duygusalsın bu kadar kendini kaptırma derim.Önceden de Ahmet için böyle hissediodun şimdi bu bunlar bitmez yavrucum...
YanıtlaSilcansu, görüşmemek saçmalık olurmuş hakkaten. haklıymışın.
YanıtlaSileser, iyi dileklerin için teşekkürler. istediğim olmasa da gelişiyor hiç değilse hayat. geçmişte kalmadan, kalmamı gerektirmeden.
üsturupsuz yazar, içimden geçenler başka idi ama başka gelişti olaylar ama gitmek doğru bi seçimmiş şimdi bakınca.
karakedi, gurur değil sinirdi kızgınlıktı biraz ama onu da aştım gittim işte. kaprisliden kastın bensem çok da katılamıyorum. kaprisli sayılmam. konuştuk sonuçta ve herşey netleşti. vardır bi hayır bunda da.
neyfa, o çatlağın tamir edilemeyeceğini biliyorum ben de. o yüzden umudum kalmadı yakışıklıya dair. hele sebebi duyduktan sonra daha da tükenti. seviyorum hala ama umudum yok. garip bi durum. elimi kolumu bağlayan bi durum. kalbim aklım uzak durmamı söylüyor artık. daha az canım yansın diye. yazı da çok güzelmiş. ilaç gibi geldi şuanda.
YanıtlaSiladsız, gurur değildi dediğim gibi. gittim görüştüm. mutlu olmayı o da ben de hakediyoruz. ama başkasının mutsuzluğu üzerine mutluluk inşa etmeden. umarım herşey yoluna girer biran evvel.
beyaz ciklet, sevmek ve gurur iki kötü kardeş sanırım. sevgi hep galip geliyor. enazından ben de böyle. pişman mıyım böyle diye. yok, asla.
adsız, geri dönecek diye insanların böyle yapmasını hoşgörmek istemiyorum. aynı şeyi ben de yapabilirdim. severken aldatabilirdim, kalbime başkalarını alabilirdim ama yapmıyorum. hem kendime hem onlara saygımdan yapmadım hiçbirine. biri varken hayatım o oldu. enayilik mi bu, yok değil. adam olmak, adam kalmak bence.
bi'adam, önceleri çekiniyordum ama sonra kendimi kaybediyordum yanında. durmadan seni seviyorum dediğim zamanlar oluyordu. her dediği lafın ardından sarılıp seni seviyorum demek. saçma ama içimdeki sevgi ancak öyle ateşten suya dönüşüyordu. şimdi yine ateş ve sarılacak seni seviyorum denecek biri yok. yani soruna cevabım pişman olacak kadar susmadım.
YanıtlaSilpistisvejanus, keşke şunu yapsaydım diyebileceğim bişey yok içimde. sadece ayrılığın bile asil olmasını isterdim. onca gerçek şeyden sonra böyle liseli aşık ayrılığını haketmedim sanırım. ama kader bize hakettiklerimizi değil, heybesinde olanı veriyor. bazen elden fazlası gelmiyor. kabullenmek lazım. olay kaçan kovalanırın ötesinde artık.
x-coach, sesi istekliydi. bişeyleri düzeltmek ister gibi ve mahcup. zaten öyle olmasa tamam demezdim. neyse koç, bitti işte. 50sinde yalnız bi adamım artık. ilgini çeker miyim bilmem.
omgukilledkenny, aslında çok duygusal değilim ama hayatımı kaplayan biri için de öyle kayıtsız karşılayamam bu olanları. ahmet olayından farklı bu durum. gerçek hayattan ortak arkadaşların olduğu homoseksüel bi ilişkiyi. bunu elde etmek ve bunda mutluluk yakalamak o kadar zordu ki, bitirmek de bu kadar kolay olmamalıydı. bu kadar saçma bi sebepten olmamalıydı. neyse, geçmişi eleştirmek anlamsız.
bu konuyu üzerimize rahat bir şeyler alıp ertesi tatil olan bir cumartesi akşamı %14'lük kırmıız şarap ve mumlar eşliğinde konuşsak??
YanıtlaSilböyle blog köşelerinde biraz ulu orta oluyor. ayıp ay, utanıyorum.
hahahah
:D
x-coach, deli. delisin sen. ama beni en olmadık zamanlarda bile güldürüyorsun. teşekkürler.
YanıtlaSilbi türlü ciddiye aldıramıyorum kendimi...
YanıtlaSil:P