10 Temmuz 2010 Cumartesi

suyu sakınan ve ben

dün gece film izlemiş yatacakken msn açmayı akıl ettim. bişey dürttü sanki, açtım baktım herkes offline. bikaç saniye sonra şems online oldu. şaşırdım tabi, ben sildi diye biliyordum. bi de msn'i anlamadığım bi sebepten dolayı açmak ihtiyacı hissettiğim için ayrıca şaşırdım. o şaşkınlıkla hemen "selam" yazabildim. cevapladı biraz sessizlikten sonra. biraz konuştuk, bi süredir bazı sağlık sorunları yaşadığını ve internete giremediğini söyledi. ben ise onun beni sildiğini düşünmüştüm. belki de teknolojik olarak yanılmışım, belki de silmişti. sorun değil ama tekrar onu görmek konuşmak güzeldi.

ona isterse bigün birlikte çay içmek sohbet etmek istediğimi söyledim. aslında istanbul'da yaşamıyor ama sık sık gelip gittiği için böyle bi teklifte bulundum. bana cevabının hayır olacağını tahmin ediyordum ama "ben biraz bana benzeyen biri ile karşılaşmayı umuyorum" demesini beklemiyordum. kendimi o an çok değersiz ve kirli hissettim. önce ondan farklı olan yanımın neler olduğunu sormak geçti aklımdan ama sonra vazgeçtim bundan. sanırım biraz daha dini değerleri önemseyen ama homoseksüel hislerde taşıyan birine ihtiyaç duyuyor hayatında. benim dinle bir sorunum yok, yani ne çok uzağım ne de içinde ama eğer kasdettiği şeyi anladıysam çok da farklı olduğumuzu düşünmüyorum. ben de onun gibi arada bi yere sıkışmış durumdayım. ben de onun gibi yalnızım. ben de bazen enaz onun kader çaresiz ve günahkar hissediyorum. ama bunları ona söyleyemedim. ısrarcı olacak birşey değildi istediğim, basit bir çay davetiydi sadece.

biraz ona canım sıkkın sabahtan bu yana. biraz önce de dün gece söyledikleri aklıma gelince mesnevi'yi açıp okumak istedim. okuduğum bi cümle beni kendime getirdi. sanırım bu sefer şems hata etti diye düşündüm ve içim hafifledi. cümle şu:
su kenarındayken suyu sakınan, esirgeyen, ancak ırmağı görmeyendir.


foto=flickr, vol-au-vent

5 yorum:

  1. karşına çıkan erkeklerde hep bir din ilgisi olması sana da bir işaret midir acaba? :))

    şemsin aradığı, ki benim de hayatımda arayış içinde olduğum o insanı bulmak kadar zor ki..

    umarım herkes kendini mutlu edecek o insana ulaşır.

    YanıtlaSil
  2. Mr. Right lerini ararlarken acaba kendileri ne kadar Right olabiliyolar...

    YanıtlaSil
  3. niye hep bilmemne gibi, bilmemne özelliklerine sahip, bilmem kime benzeyen insanlar istiyorsun. etrafındakileri görmeye çalışsan, şöyle istiyorum böyle istiyorum diye birileriyle boğulacağına suyun akışına bıraksan kendini. ah bir yapsan...

    YanıtlaSil
  4. ne güzel lafmış)

    YanıtlaSil
  5. sena, ben de anlamadım. sanırım bi işaret bu benzerlikler. dileğinede katılıyorum. insanın o insanı araması bulması zor. umarım sen de şems de ulaşırsınız o mutlu sona.

    coach, oray eğin tatile çıkacakmış, köşesinde yazsana. tahtından edersin inan :)

    çilek, o kadar şekilci değilim aslında. ama belkide yanılıyorum, öyleyim. çevremdeki insanlara da bakıyorum aslında ama dikkatimi çeken kimse yok sanırım. akışında zaten su, hiç zorluyor gibi bi halim varmı. benimki sadece laf o kadar. sıfır icraat :)

    adsız, evet harika söz.

    YanıtlaSil