14 Aralık 2009 Pazartesi

kararlılık, netlik

cumartesi hem günü hem akşamı mükemmeldi. planladığım gibi güzel gitti herşey. önce güzel bi kahvaltı yaptık denizde uçuşan martıları seyrederek. sonra yürüdük sahilboyu. sadece adımlarımızın sesini duya duya yürüdük ıslak yollarda. eve döndük, birbirimizi seyrettik uzun uzun, bir bebeğe dokunur gibi hafif hafif dokunduk birbirimize. içinde seks yada şehvet yoktu tüm bunların. ama şefkat vardı, sıcaklık vardı.

kim önce uyudu bilmiyorum ama yanyana omuz omuza uyuyakalmışız salonda. akşam oluncada sözleştiğimiz arkadaşlarla buluştuk. bostancı gösteri merkezi'ne gittik, güldük, eğlendik, döndük. hatta yetinmedik arkadaşların evine geçtik ordan. bize çay yaptı arkadaş, eşi de gitar çalıp şarkı söyledi yoğun ısrarımı kırmayarak. tüm bunlar olurken ahmet çok mutluydu. gülerek uyuduk hatta. ama sabah ne oldu anlamadım, o neşeli çocuk gitti dünyanın kaderini değiştirecek kararlar almak üzere olan bir adam geldi. bazı konularla ilgili ortak ve net kararlar almamız gerektiğini söyledi. konuştuk uzun uzun, daha öncede konuştuğumuz konulardı çoğu. ben onu ikna etmeye çalıştım, o beni. ben ona "gel gidelim, korkmadan birlikte yaşayabileceğimiz kadar uzaklara" dedim, o "sonu yok, bitecek bir yola çıkmayalım, bunun yerine bu yolda birlikte yanyana yürüyelim" dedi. belki ben rüya görüyorum, belki o kötümser. ama onun dediğini kabul etmekten başka çarem olmadığını anlayınca ısrarımdan vazgeçtim. onu sevmekten değil sadece onunla birlikte yaşama fikrimden vazgeçtim.

o evlenmeyi istiyor, baba olmayı. yani toplumun kabul ettiği, günah olmayan(!?!??!?!) ve bir biseksüel için kolay olanı istiyor. kesinlikle onu yargılayamıyorum, çünkü o kadar mantıklı ve doğru bişeyki istediği. ama ya hislerimiz, ya kalplerimiz. hadi ben kendimi onun hisleriyle ilgili kandırsam bile kendi hislerimden şüphe duymuyorumki. ben onu seviyorum. köpekler gibi hemde. ondan uzak durmaya tahammül edebilecek kadar hemde. hatta onun birisiyle evlenip hayatımda sadece bir dost olarak kalmasını kabullenecek kadar. tek istediğim aralarda gelip bana sarılması, bana derdini açması, beni dinlemesi. zaten seks denen şeyi unutalı çok oldu. sevişmek dersen, o da bir zaman sonra unutulur. belki gün gelicek, sarılmamız bile tehlikeli hale gelecek. ben söylediği herşeyi kabul ediyorum ama onu sevdiğimi bile bile beni evlenmeye ikna etmek için çabalaması bana acı veriyor.

ben aslında hayatımda ilk defa bir erkeği seviyorum. hemde hiç hayalini kuramayacağım kadar şiddetli bi sevgi bu. eğer bu sevgi karşılıksız olsaydı ne olurdu bilmiyorum ama ben ahmet'i tanıdıktan sonra anladımki ben onu karşılık beklemedende sevebilirim uzun yıllar. çünkü onun yanındayken yada ondan uzakta onu düşünürken beni saran tek his sevgi ve huzur. ben bundan neden vazgeçeyimki.

neyse işte, saçmalıyorum yine. bunlar dünden buyana kafamda dolanan tilkiler. kötüyüm diyemiyorum. enazından ortada muallak ve bulanık bi durum yok. herşey net, ortak kararımız. üstelik hayatımızda evlenilecek birileri yokken bunları konuşuyoruz.

onun dışında hayat aynı işte. işe git-gel, yemek, spor. bloga yazmak bile gelmiyor açıkçası içimden. belki bu olanları paylaşmak daha iyi hissettirir diye yazdım. ama işe yaramadı sanırım. ben bi büyük çikolata yiyeyim en iyisi, hatta arayıp sesini duyayım bi de. belki işe yarar.

foto=flickr, gay art

10 yorum:

  1. geçerken ugrayan yazdı.14 Aralık 2009 23:24

    ben böyle bir sey yasadım.sanırım 1yıl kadar(daha da uzun olabilir.)
    yanımda olmasını istedim.kısaca:ilişkimiz bitsin ama arkadas kalalım demişti.bende yanından uzaklarda acı cekmektense yanında olmayı sectim.arada aşka geliyordu.birlikte oluyorduk.devamında bu olmamalıydı diyordu.ayrı yataga gidiyordu hemen bitiminde.ben her defasında daha çok inciniyordum.uzaktan seveyim dedim bu defa.kavgalar başlamıstı...ama o beni görmek için çok çaba sarfediyordu bu durum da ona uymamıştı.iki aynı beden olsak bile iki farklı ruhuz...
    onu hala seviyor muyum?
    ondan nefret mi ediyorum?
    bilmiyorum duygularım zaman içinde
    birbirine karıştı.istersen tekrar deneyelim dedi...istersem:):))
    ilişkinin başlarında kendiliğindenliğin yok derdi..
    o teklif ederdi yemege cıkalım su programı yaptım vs ..o arardı...
    ben zaman içinde sevenlerdenim...
    aniden sevmedim hiç.zamanla sevmeye de bilirim ama.
    çok uzun yazdım snrm.biri bitirmek istiyorsa kal diyemiyorsun...
    olgun insanlarız...ince eleyip sık dokuyup ayrılalım demeli insanlar..
    bilmiyorum.dagınıgım yine...
    biri gitmek istiyorsa
    bırak gitsin dost..tutma
    kapılma
    acıtılma sonunda
    benim yasadıklarımdan çıkardıgım bu
    o gidecek olan taraf
    o önden gidecek olan taraf...
    bilmiyorum erkekler daha dirayetli belki...ama o gidici bence
    ailesi evlendirir onu belki
    belki bi kız var cevresinde
    seninde yok mu
    benimde etrafımda erkekler
    yakıstırıldıklarım
    ama ben evlilik istemiyorum.
    isteyenden korkmalı diyorum.
    onca mutlu saatlerin peşinde bu konusmayı yapıyorsa boş dgl.
    lütfen kapılma.bırak o seni arasın
    bırak o seni özlesin
    bırak o sana gerçekten kapılsın ben sevginin aşkının
    sadakatinin
    derinliğini anlayabiliyorum
    çok kısacık yazmıs olsan bile
    ben bir erkegin bir erkek için nasıl aglayabildigini çok iyi biliyorum.bir kadının bir kadın için neler yapabildigini yapabileceğini biliyorum
    o kadar ruhsal derinliğim var şükürler olsun.
    azad et ...geri dönecek mi ?
    bir daha konusulmaz dgl illa konusulur ama ben bunları hissettim ve yazdım ustadım
    senin bunlara kırılmayacagını
    bana alınmayacagını dusunerek hislerimi paylaştım
    tüm bunlar huzurunu yaralamasın
    sakın gerçekten gideceğini bilerek yasanda gidince acı çekilir....

    YanıtlaSil
  2. Bence sonuna kadar mücadele etmelisin.Bimiyorum ben genç olduğumdan mıdır ama ortalığı ayağa kaldırırdım eğer böyle sırf baskı yüzünden evlenir veya böyle bir şey teklif ederse.Ne kaybedeceksin ki.Ama ahmet o güzel anlardan sonra bunu söylediyse bu onun kendine bu anlara fazla kaptırmak istememesinden kaynaklanıyor sanki.Ortada kız yokken bunların konuşulması falan yani bilmiyorum bu kadar kolay olmamalı.Baskı ve insanlara normal(!) görünmek için sevgden vazgeçmek bu kadar bast değil.

    YanıtlaSil
  3. içindeki o kadar karmasıklıga ragmen sadeliği aramaktan vazgecme...

    YanıtlaSil
  4. ilk defa bir eşcinseli(ahmet) aldığı karardan dolayı takdir ettim.
    gerçi ben ilk adımın senden gelmesini beklerdim.
    umud ediyorum,kısacık zaman diliminde(hayat bir anlık nesef kadar kısa) seninde fikirlerin değişir.
    dünya düzenine aykırı bir yaşam şekli,toplum tarafından asla kabul görmez.
    evet kimileri eşcinselleri destekliyor gibi görünse de kendi yaşam biçiminlerine,aile hayatlarına asla dahil etmezler.
    bu konuyu çok yönlü tartışmayı gerçekten isterdim fakat burada yaptığım yorumlar bazı kimseleri oldukça rahatsız ediyor.
    yazınla alakalı olarak söyleyebileceğim tek şey ahmet'i destekliyor olmamdır.
    o sanırım gerçek yolu buldu şimdi sıra sende ali...yazılarının sonunda bir ışık görmeyi umud ediyorum..

    YanıtlaSil
  5. baba olmak seninde hakkın,ahmet'inde!
    bu hakkınızı kaybetmeyin derim ben size.bu gençliğin yaşlılığıda var(kocakarı gibi konuştum ama).
    yaşlı birer adam olduğunuzda kim olacak yanınızda?kimler dolaşıcak eteklerinizde?bayramlarda kim çalıcak kapınızı?

    YanıtlaSil
  6. Kesinlikle eleştirmek değil amacım ama bu kadar çabuk pes etmen çok üzücü bence. Kendini kandırma evlenmek doğal hakkı falan değil. Madem doğal hakkı hayatına biseksüel kimseye sokmasaydı. Hiçbir zaman sarılmanız tehlikeli hale gelmez merak etme. Açıkça söylemek gerekirse okurken sadece üzüldüm. Biseksüel sevgilime aşığım o da bana aşık. Ama bir gün evlenmek istese asla izin vermem. Hatta ben onunla evlenmek istiyorum. Normalde evliliği saçma buluyorum ama hayat boyu yanımda olmak zorunda kalır eğer evlenirse. Ona güvenmiyor muyum? Kesinlikle güveniyorum ve dört yıl boyunca hiçbir zaman beni bırakacağını düşünmedim zaten bu yüzden isterdim evlenmeyi de zaten bırakamayacaksa neden olmasın? Ütopik diyebilirsin ama bu benim düşüncem.

    YanıtlaSil
  7. geçerken uğrayan, ben ilk defa böyle bir arada derede kalıyorum. kafam çok karışık.yani anlattıklarında aklıma gelen olasılıklardan biri.

    benadsız, biten değişen bişey yok. sadece bazı şeyler net cümlelere döküldü.

    erryan, teşekkür ederim, umarım başarırırım.ayt, herşeyin hayırlısımı denir bu tür durumlar karşısında. bende öyle diyeyim, herşeyin hayırlısı.

    gençbiranne, sende tam zayıf damarımdan yakalıyorsun :) ben yalnız öleceğine inanan biriyim zaten.

    gay vixen, adına sevindim. yani ben henüz nasıl bi tepki vereceğime karar veremedim.

    YanıtlaSil
  8. ahmet'in seni sürünceme de bırakması hiç hoş değil. sendeki güçlü karakter onda yok bana kalırsa. hakketmeyen birini köpek gibi sevmek çok incitir eninde sonunda...

    YanıtlaSil
  9. :))))
    sana bu yorumu yazdıktan sonra noldu biliyor musun??
    ada eline almış kumandayı bi babasına bi bana vurmaya başladı.sinirlendi küçük hanım bize kovuyor evden bizi daha şimdiden.ay ne güldüm içimden aklıma sana yazdığım yorum geldi.
    yok anacım daha şimdiden kovuyor bizi yaşlanınca kesin huzur evine yatırır bu cadı bizi:))
    şaka bi yana üzülmeni istemem canım hiçbi zaman.hayat senin nasıl idame ettirmek istiyorsan öyle yaşa!

    YanıtlaSil
  10. mehtap, onu sanırım kendim kadar iyi anlatamıyorum. kesinlikle karaktersiz zayıf biri değil.

    gençbiranne, şimdi devir böyle, huzurevlerine atıyorlar annelerini insanlar. gerçi senin ellerinde birazda bu. onu yetiştirmenle alakalı. ama çevrede bi garip. sen düzelttikçe bozacak bi ortam var gençler çocuklar için. hakkımdaki güzel dileğin için sağol.

    YanıtlaSil