5 Eylül 2009 Cumartesi

yaşlılık ve ölüm

işyerinden bi arkadaşımın babası vefat etmiş sabaha karşı. adam zaten ağır hastaydı, yatalaktı. eşi de yıllar önce öldüğü için 3 ay birinde 3 ay birinde olacak şekilde çocuklarında kalıyordu. ben ne zaman arkadaşın evine gitsem eğer oradaysa benle uzun uzun sohbet eder, "sen evlenmiyormusun oğlum" diye sıkıştırırdı. arkadaşım ise diğer kardeşlerinin onu sahiplenmemesinden dert yanardı sessizce. adam ölünce artık dert yanacağı bir sıkıntısı da kalmadı. hem kardeşlerin bakmakla yükümlü oldukları hasta bir adam da yok artık.

ne devirdeyiz anlamadım ki. bizi meydana getiren, doğuran, büyüten ve bizim için yaşlanan, beli bükülen insanlara bu umarsız yaklaşımımızı anlamakta cidden zorlanıyorum. ya bizde vefa denen şey tükeniyor, yada değerlerimiz ortasından bölük pörçük hale geldi.

anneden babadan bahsediyorum. eş dost arkadaş vesaire değil. insan herkesi dünyasından dışlayabilir, kardeşini bile belki ama anne-babaya bunu yapamaz. yapmamalı. tamam insanlar yaşlanınca sıkıntıları artıyor, hatta kimisi yatalak, felçli, yada akıl sağlığını yitiriyor ama bu onları kendi başlarına bırakmak için geçerli bi sebep değilki. aksine onların tam sahiplenilmeleri gereken zamanları. hem bigün bizde yaşlanmayacakmıyız. biz de ele-ayağa düşmeyecekmiyiz.

bana evlenmediğim için yalnız öleceğim vurgusunu yapan arkadaşlara yeni neslin hatta bizlerin yaşlılara ilgisizliğini örnek gösteriyorum. "evlatlarımın bana bakmadığını görerek kahırdan ölmek yerine yalnız ölmeyi tercih ederim" dediğimde bana gülüyorlar. halbuki ben bir gerçeği söylüyorum yüzlerine, anlamıyorlar. ne diim ki daha.

birazdan bi duş alıp sarıyer'e cenaze namazına gideceğim. yaşıyorken gizliden gizliye babasının ölmesini isteyen arkadaşımın cenazedeki hallerini çok merak ediyorum doğrusu. gülüyor görürsem hiç ama hiç şaşmam.

9 yorum:

  1. Ah Bi,

    Ne kötü oldum:'(
    Her ne kadar Mahsun'u sevmesem de dün yine "Beyaz Melek"te ağlamaktan öldüm bittim...

    Ne denir ki...
    Rabbim kurtarmış adamcağızı!
    Allah rahmet eylesin,başın sağolsun...

    VE Allah'ım bizi böyle evlatlardan korusun!Böyle bir evlat da yapmasın!

    YanıtlaSil
  2. onlar bizi başlarının üzerinde taşısınlar, bizde böyle davranalım.
    annemle aram bozuk benimde bu aralar :(

    YanıtlaSil
  3. noneless, aslında coach'a da katılıyorum. hatta yazıyı yazarken dipnot olarak istisna anne babaları yazacaktım ama yazının gidişatını bozmiim istedim. bir başka arkadaşımdan hatırlarım annesi evlenmesine müsade etmiyor, bulduğu tüm kızları küstürüyor, günde 50 kere arayıp ayıldım bayıldım gel beni götür falan diyordu. çocuk gözümün önünde kaç kere intiharın eşiğine gidip gidip geldi. ama aslında onlara bile vefalı olmak lazım. ne biliim dayanılmaz biliyorum ama en azından cevap vermemek susmak alttan almak lazım.

    coach umarım yakında aranız düzelir annenle.

    berrin'deniz, sağol. cenazeden geldim bende. kalabalıktı, herkes üzgündü. düşündüğüm kadar da kötü niyetli değilmiş ölen amcanın çocukları.

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Bi,

    İstisnalar mutlaka farklı. Ama düşünüyorum da o kadar yapılanlara rağmen ben babama yine paşalar gibi bakmaya çalışırım.

    Kardeşim çok vicdanlısın diyor ama bu vicdan da değil aslında...

    Off daha da yorum yapamıyorum. Öyle...

    YanıtlaSil
  5. yapı meselesi birazda, mesela kardeşim anneme benden daha düşkündür. ben bazen kadını çileden çıkarabiliyorum :) özellikle bu evlilik konusunda :P

    YanıtlaSil
  6. Evet kesinlikle, yapı meselesi...
    Aslında kardeşim de çok vicdanlı ama onun babama karşı farklı bir antipatisi var, bundan sanırım=)

    Annene de hak vermek lazım, O'da evladını düşünüyor aslında ama işte fazla zorlamamak gerekir=)

    YanıtlaSil
  7. geç oldu ama malum şarjım yeni geldi:))
    bu konuya yorumsuz kalamam bir anne olarak.tarifi imkansız anne hakkının bir çocuk nası büyüyo kelimeler yetmez anlatmaya ben 1 yılda 5 yıl yaşlandım düşünün yani.böyle büyüt evladını uykusuz kal gün gelir 1 saat dahi kendine vakit ayırma en iyiyi giydir,yedir ve daha niceleri.sona nolsun büyüsün ve yazıda yazılan gibi bi evlat olsun.anne hakkı ödenmez ödenemez!!!!!!bu arada 9 aylık olan o zaman zarfını saymadım fazladan 2o kilo ve çatlaklar:((

    YanıtlaSil
  8. gerçekten Allah rahmet eylesin ya, acı çekiyormuş adamcağız...
    bir de arkasından konuşulanları duysa acısı katbekat artardı herhalde..
    ana-babnın hakkı ödenmez, doğrudur. kendi hayatlarını yaşamak varken bizi dünyaya getirip el birliğiyle yaşatmaya uğraştılar, geceleyin uyumamalar, sabah işe gidip akşam geldiği gibi ev içinde koşturmacalar.. bu bahsettiklerim anneler için geçerli gerçi, bu benm babamla da alakalı olabilir tabii. kendisi bildim bileli elini sürmez hiçbir şeye, onu yap bunu getir şunu tut modundadır. bilmiyorum yaşlılığı nasıl olur ama Rabbim herkes için hayırlı bir yaşlılık yazmıştır ya, sonuçta nasıl yaşattıysan öyle yaşayacağın gerçeği de var...
    bugün böyle bir melankoli halindeyim zaten, okadar güzel yağmur yağdı ki anlatamam, şimdiyse buram buram toprak kokuyor her yer... eğer saçmaladığımı düşündüyseniz kusura bakmayın, bir şeyler karalamak istedim ben de...
    sevgiyle kalın!

    YanıtlaSil